Başarı

Sorunu çözmenizi geçtik, iki güzel söz söyleyin

Sorunu çözmenizi geçtik, iki güzel söz söyleyin

Şüphesiz, herşeyin başı sağlık.
Sağlığınız olmadıktan sonra servetin, malın, mülkün ne anlamı var?
Altınla, gümüşle, elmasla değeri ölçülemez sağlığın.
Gel gelelim, kaybetmeden kıymetini de pek biliyoruz diyemeyiz.
İnsan yaşlandıkça, eli ayağı güç kaybettikçe değerini daha iyi anlamaya başlıyor.
Bu noktada hepimizin hayatına sağlık hizmeti giriyor.
Bu ülkenin vergi veren, namuslu, dürüst her bireyinin yaşı veya zamanı geldiğinde sağlık hizmetinden eşit ve tam yararlanması hakkıdır.
Son yıllarda ülkemizde sağlık alanında önemli atılımlar yapıldığını kabul etmeliyiz.
Şehrimizden örnek vereyim..
Muhabirlik yıllarımın başı, 90’lı yılların ortalarıydı.
Hastaneler o zaman ikiye ayrılıyordu.
Memurlara, devlet hastanesi; işçilere sigorta hastaneleri hizmet verirdi.
Ölüyorum desen, sigortalı işçiye devlet hastanesi bakmazdı.
Sigorta hastanelerinde sıra kuyruğu sabah namazında ya da gece yarısından başlardı.
Devlet hastanelerinde de eksik bitmezdi.
İnsanın kas dokularına kadar filmini çeken MR cihazları, tomografi cihazları yoktu.
Şimdi şartlar daha iyi.
Hastalar, sigortalı, memur diye ayrılmıyor.
Herkes istediği yerde muayene olabiliyor.
Sağlık hizmeti pahalı hale geldi, hala eksikler var diyen çıkabilir.

Benim geçmişle bugün arasında iyiye değil de, kötüye gitti diyebileceğim tek şey aslında hastaya gösterilen saygı ve ilgidir.
Maalesef, fiziki şartlar iyileştikçe kimse kusura bakmasın ama sağlık personelinin, hastalara yaklaşımı da bir o kadar geriye gitti, saygı-sevgi ortadan kalktı.

Münferit bir kaç yakışıksız olay bahane edilerek, hakkını aradı diye bir hasta yakınını hapse attırabilecek yasalar çıkarıldı sağlık personeli lehine.
Bu yasalar duvarlar ördü hasta ile sağlık personeli arasına.

Annem, yaz aylarında doğup, büyüdüğü yer olan, memleketimiz Sinop’a gider.
Uzun süredir, diz kapağında problemi vardı. Yaşı ilerledikçe dizleri artık ona yetmiyordu.
Mecburen ameliyat kararı almak zorunda kaldı.
Ayağa kalkmak, odadan odaya geçmek O’nun için artık işkenceydi.
Eski toprak, her işini kendi görmek ister. Sinop Devlet Hastanesi’nde muayene olmuş, ameliyat için randevu almış, hastaneye yatarken bize doktorumuz tarafından haber verdi.
Apar topar, Sinop’a gittik.
Destek olmaya, moral vermeye çalıştık.
Ameliyat günü Sinop Atatürk Devlet hastanesi’nde, hep birlikte doktorun çağırmasını bekliyoruz. Hoop, haber geldi, ameliyat iptal olmuş..Doktorumuz üzgün biz üzgün. Koskoca hastanede malzeme yokmuş.
Şaşkınız, çaresiz kalmışız.
Daha sonra öğrendik ki, o gün hastanede benzer ameliyatların hepsi malzeme olmadığı için iptal edilmiş.
Bilgi almak, sorunun ne zaman çözüleceğini öğrenmek elbette en doğal hakkımız diyerek, hasta yakınlarıyla başhekimliğe çıktığımızda karşılaştığımız muameleyi size anlatamam.
Ne annemin dizindeki sorun, ne de koskoca hastanede nasıl malzeme bulunamaz hepsini unuttuk.
Yemediğimiz laf, işitmediğimiz hakaret kalmadı.

Ameliyatların iptal edilmesine neden olan malzemelerin, çevre illerde bulunduğunu, durumun Sinop’a özgü yaşandığını öğrenince öfkemiz, şaşkınlığımız daha da arttı.
Ama kime gidecektik, derdimizi kime anlatacaktık?
Başhekim Yardımcısı doktor, bize teselli yerine, ‘Siz de ameliyat yapan yere gidin’ deyince, biz ‘Annem ayağa kalkamıyor, ne olur çare bulun’ diyecek birini bulamadık.

Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca, sosyal medyasından güzelleme yapa dursun, maalesef -istisnaları ayırıyorum- sağlıkta hızla ilerlediğimiz nokta budur.

Evet değerli dostlar.
Sağlık çok önemli. Sağlığınızın kıymetini bilin. Ne yazık ki, kaybettiğinizde artık sizi insan yerine koyan, derdinizi çözemese bile iki güzel sözle gönlünüzü alan birini bile bulamıyorsunuz.
Eskilerin çok güzel bir sözü var, ‘’-Allah elden ayaktan düşürmesin’ diye.
Şuan maalesef bu devri yaşıyoruz.
Hepinize, sağlıklı, mutlu günler diliyorum

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu