Erşan Kuneri ve Kandıra
Türkiye’nin içinden geçtiği süreç malum.
Her yanımızda savaş var. İçeride sağımız solumuz siyaset oldu.
Şöyle bizi güldürüp, nefes aldıracak birşeyler arıyoruz.
Hayat pahalılığı almış başını gidiyor. Hafta sonu trafiğe çıkan araç sayısındaki düşüş hiç dikkatinizi çekiyor mu?
Doları, altın fiyatlarını tutmak mümkün değil.
Bir kilo domates 30 liranın üstüne çıktığı, bir kilo çayın 80 lira olduğu bir dönemde güleceğimiz ne kaldı?
Açıkçası sanat camiasında da son dönemde bir tembellik göze çarpıyor. Yeni şarkılar dinlemek, kaliteli yeni filmler görmek istiyoruz. Sanki yaşanan sıkıntılar onları da etkilemiş, ölü toprağı var üzerlerinde.
Pandemiden çıkmışız. İki yıl evlere kapandık. Yasaklı bir hayat yaşadık. Herşey normale dönerken, şöyle güzel bir film olsa, gülsek, eğlensek fena mı olur derken Cem Yılmaz’ın “Erşan Kuneri” filmi ortaya çıktı.
Öncelikle böyle bir dönemde, böylesine büyük bir prodüksiyona cesaret ettiği için hepimizin Cem Yılmaz’ı kutlamamız gerekir.
Erşan Kuneri, birbirine bağlantılı yaklaşık birer saatlik 8 ayrı bölümden oluşuyor.
Cem Yılmaz, yazıp yönettiği filmde Erşan Kuneri’yi canlandırıyor. Kadroda Zafer Alagöz (Muammer Rado), Ezgi Mola (Alev Alev), Çağlar Çorumlu (Altın Oran), Merve Dizdar (Feride Oruh), Nilperi Şahinkaya (Seyyal Par), Uraz Kaygılaroğlu (İbrahim Tumtum), Bülent Şakrak (Ayhun Uşuk), İbrahim Selim (Melkan Orsay), Necip Memili (Ameen Faryadi), Can Yılmaz (Eryeti) karakterlerini canlandırıyor. Büyük usta, Özkan Uğurlu’nun film sonundaki şarkısına da bu prodüksiyonda hakkını vermek adına anmadan edemeyeceğim.
Film, beğenildiği gibi bazı eleştiriler de aldı. Özellikle argo ve cinsel içerikli göndermelere tepkiler var. Film isimleriyle ilgili de tepki gösteriliyor. Ama Cem Yılmaz’ı da böyle kabul etmek, başta belirttiğim gibi üretkenliğinden dolayı takdir etmek gerekir.
Bütün ön yargıları bir kenara bırakarak bu filmi izlediğinizde son zamanlarda en çok kahkaha attığınız bir dizi film ortaya çıkmış diyebilirsiniz.
Filmlerin hepsinde aslında günlük hayata göndermeler var. Sorgusuz, sualsiz hayatımıza yerleşen klişeleri bir kez daha düşünmemizi sağlayan bölümler var.
Cem Yılmaz kadar, kadın oyuncuları da bu cesur yapımda yer aldığı için kutluyorum.
Gelelim, filmin Kandıra ile olan ilgisine.
Değerli okurlar. Hatırlarsanız bundan yaklaşık bir yıl önce Cem Yılmaz, Kandıra’ya geldi diye haberler okumuştuk.
Sarı peruğu ve film ekibiyle objektiflere gülümsediği fotoğrafta yanında Kandıra Belediye Başkanı Adnan Turan da vardı.
O zaman hangi filmi çektiğini bilmiyorduk. Belediye Başkanının sosyal medyada yayınladığı fotoğrafla Cem Yılmaz’ın film çekmek için Kandıra’nın Tekzen Köyü’ne geldiğini öğrenmiştik.
Meğer o film, bu dizi filmde yer alan ve izleyici tarafından içlerinde bir numaraya yerleştirilen “Kooperatif Kemal” filmiymiş.
Dikkatli izleyenler, Kemal Öğretmen’in köye geldiği aracın plakasının ‘41’ ile başladığını yakalamıştır.
Film o kadar sevildi ki, şimdiden milyonlarca sosyal medya kullanıcısı burada geçen replikleri kullanarak, Cem Yılmaz’a methiyeler diziyor.
Türkiye’de yaklaşık bir haftadır gündemin birinci sırasında yer alan bir yapımda en çok konuşulan film ilimizde, özellikle turist çekmek için uğraşan Kandıra’da çekilmiş.
Bu köyün, hikayenin geçtiği yerin çok büyük reklam ve tanıtım değeri var.
Ama bunu değerlendiremiyoruz. Bırakın kullanmayı, ortaya çıkmasından korkuyoruz.
…
Değerli okurlar varmak istediğim sonuç ne Cem Yılmaz’ın başarısını övmek, ne de bu film için yapılan eleştirilere direkt cevap vermek.
Beğenirsiniz, beğenmezsiniz.
Ama sonuçta ortaya reklam ve tanıtım değeri olan bir ürün çıkmış. Yıllar sonra insanları güldürebilen, hayran kitlesi oluşturan bir eser üretilmiş.
Ayağımıza gelen bu fırsatı neden değerlendiremiyor ve iyi bir tanıtım kampanyasına dönüştüremiyoruz, buna üzülüyorum.
Neden siyaseti bir kenara bırakıp, sadece şehrimizin çıkarlarını düşünemiyoruz?
Büyük Usta Kemal Sunal’ın İzmit Tren Garı’ndaki 10 saniyelik görüntüsüne vefatından yıllar sonra sahip çıkmıştık.
Şehrimiz şimdi en popüler filme ev sahipliği yapmış, üstelik film çekilirken de yanlarında olmuşuz. Cem Yılmaz ölmeden bu pası iyi değerlendirsek olmaz mı?
Ateş düştüğü yeri yakıyor
AK Parti Gençlik Kolları’nın Adana’da düzenlediği gençlik şöleninden dönen bir otobüsün Niğde’de şarampole yuvarlanması neticesinde 3 gencecik fidan hayatını kaybetti. Vefat edenler arasında Kartepeli Sude Naz Akkuş da yer alıyordu. Hayatını kaybeden gençlerimize Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifa diliyorum. Ateş düştüğü yeri yakar. Ailelerine sabır diliyorum.